Teknoloji

Xenoblade Chronicles X: Definitive Edition – İlk Bakış

Eşeği saldım çayıra, otlaya karnın doyura! Gördüğü düşü hayıra yoranın da elleri dert görmesin! Devasa açık dünya oyunları ile aramda muhteşem bir bağ var sevgili Oyungezerler. Hani oyun oynarken kendimi en rahat ve içerisinde hissettiğim oyun türü bunlar. RPG olup olmaması çok önemli de değil zira Far Cry da dahil kocaman haritada soru işareti peşinden koşarken dünyevi dertlerden uzaklaşmayı çok seviyorum. Xenoblade serisiyle 3. oyun ile tanışmıştım, saolsun Monolith eski oyunları da cilalayıp Switch’e getiriyor ve bütün heyecanımla X’in cilalı haline başladım.

Yaklaşık 35-40 saat bir oyun sürem var şu an ve Chapter 6’yı yeni bitirdim. Kritik yan görevlerin (bunlardan bazıları yeni karakterler de açıyor) ikonu soru işareti olduğundan mütevellit onları itinayla yapmadan bir türlü ana hikayeye devam edemiyorum. Bir de tüm bunları yattığım yerden Switch ile yapınca bu oyun nasıl bitecek diye endişelenmeden de edemiyorum…

Dünya Patladı Yaşasın Yeni Dünya

İki uzaylı ırkın el birliğiyle bizim güzide gezegenimiz dünyayı yok etmesinden sonra yeni bir yaşanabilir yer arayan insanlık Mira isimli bir gezegene zorunlu iniş yapar, burayı kolonileştirir ve hayatta kalmaya çalışır. Tam anlamıyla bir klişe bilim kurgu başlangıcıyla sizi kucaklıyor Xenoblade Chronicles X. Ancak bu Mira’nın lokal yaşamı içerisinde oldukça vahşi predatörler var. Sadece predatörler değil epey yaşanabilir ve doğal zenginlik bakımından dolu dolu olan Mira başka gelişmiş uygarlıkların da dikkatini çekmiş durumda. Hal böyle olunca Mira’nın size sunduğu çeşitlilik de her anlamda olağanüstü oluyor.

Müthiş bir biyoçeşitliliğin yanı sıra türlü türlü düşmanlar da haritanın her yerinde sizi karşılıyor. XC 3’te keşif yapmaya hayran kalmışken X’in beni bu kadar dolu dolu karşılaması inanılmaz bir tatmin hissi yaşattı. Ancak hikaye anlamında en azından 6. kısmın sonuna kadar aynı vuruculuğu hissetmedim, yine de bazı noktalarda “bak ilerde fena şeyler geliyor” hissiyatını vermeye başladı oyun, umarım zamanı gelince incelemeyi yazarken bu fena şeyleri gözlerimin içi parlaya parlaya burada övebilirim.

Mira Hava Durumu

XC X’in en güzel olaylarından biri keşfettiğiniz yerlerde maden veya araştırma çalışmaları yapabilmeniz. Bu noktalar aynı zamanda hızlı seyehat noktaları olacağı için haritayı açma serüveninizde en büyük dayanak noktanız olacak. Bu noktalara yerleştirdiğiniz probelar sayesinde hem yer altı kaynaklarına hem de bolca paraya erişebiliyorsunuz. Oyunun ekonomisi de neredeyse tamamen bu sistem üzerinden dönüyor. XC X’te ayrıca vahşi bir hava durumu sistemi de mevcut. Asit yağmurları, elektrikli fırtınalar derken bir anda günlük güneşlik keşif serüveniniz coğrafi şartlarla da mücadeleye bürünebiliyor bu da belirsizlik ile atmosfere tarifsiz bir güzellik katıyor.

Takribi 40 saatin sonunda XC X kendisinden neler bekliyorsam bana fazlasıyla vermeyi başardı. Definitive Edition cilasının da hakkını Switch gibi bir konsolda layığıyla karşılamış. Oyun elde oynarken inanılmaz güzel gözüküyor, özellikle bazı manzaralar tam oturup izlemelik kıvamda. Yan görevlerle genişleyen ekibimde çok fazla ilgimi çeken karakterler henüz yok ama 1-2 kişi oldukça tatlı potansiyeller barındırıyor. Umarım yeni açılacak karakterler de bu ekip olayında yüzümü güldürür de XC 3 kadar olmasa da hatırda kalan yoldaşlarla oyunu tamamlayabilirim.

Şimdilik Xenoblade Chronicles X: Definitive Edition ile ilgili anlatacaklarım bu kadar, daha fazla detayı da inceleme gününe saklayalım. O zamana kadar benim kurtarmam gereken bir insanlık ve peşinden koşmam gereken sonsuz soru işareti var…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu